AnaSayfa | Haber | Sohbet | Radyo | Burçlar | ilanlar | iletişim
Turkish English German  
İçinizdeki Ses! Gabile.com   alain_delon:[istanbul] Boş insanlara değer vermeyin yoksa onlar gibi zamanıda boşa harcarsanız...     |     misafir00:[Mersin] Mesajını heyecanla bekliyorum.     |     Kentsel_donusum:[Bursa] selamlar bursadan seviyeli gizlilik icinde görüşmek istersen yazz.     |     Poseidon93:[Kocaeli] İstanbul Anadolu Yakasından yeri olanlar yazabilir. .     |     aks68pas:[Aksaray] sadece olgunlar bir mesaj mesafesindeyim.     |     anfb34:[istanbul] Mutlu bir gün diliyorum herkese.     |     LonelyAngel80:[istanbul] Ekim başında Balıkesir Akçayı gezmek istiyorum. Oraya yakın yerlerde misafır alacak var mı?.     |     deterministik:[Samsun] Tüm GaBiLe platformuna iyi günler dilerim, gününüz neşe ile geçsin..     |     buyuksvr:[istanbul] yeri olan olgunlar bekliyorum.     |     BLackBoy03:[Kocaeli] orta asyalilar yaza bilirmi izmit 😉.     |     xxxxmen:[Ordu] oksijen diyarı ordudan selamlar beraber olmak dileliğle buluşalım ordu güzel yer.     |     esinizoolurumm:[istanbul] esinizoolurumm:[Selam şekerler herkesi bekliyorum. Mecidiyeköy.     |     Mertchaserap:[istanbul] Önce insanlık...     |     karamelle:[istanbul] SİSLİ BOMONTİ NOBETCİ HEMSİRE :D.     |     esinizolurum:[istanbul] esiniz olurum:[İstanbul] Selam yazın tanısalım. Mecidiyeköy.     |     olgunsevenankli:[Ankara] 180 90 57 YAŞINDA ANKARADAN KENDİ HALİNDE BEKAR BİRİ .     |     By_ap_3939:[Kirklareli] By_ap_3939.     |     olgungrupcupsf:[istanbul] olgungrupcupsf:[İstanbul] Mecidiyeköy. Herkesi bekliyorum..     |     Saygl:[istanbul] Sadece hafta içi gündüz bana yakın haznedar Merter b.köy Ataköy esenler yeri olanlar..     |     Ezel1905:[istanbul] Heyyyy 🤚.     |    
Login
Lütfen Bilgilerinizi Giriniz.
Rumuz:
Şifre:
Şifremi Unuttum

Şu an Online
1870 Üye var




Hızlı Ara | Detaylı Ara | Özel Ara | Yeni Üyeler | Popüler 100 | Ekim TOP 10
Haber | Transseksüel ve Üniversiteli

Transseksüel ve Üniversiteli


Üniversiteye başladığında erkekti, sonra içindeki kadını keşfetti. Feminist transseksüel Sema, erkek yurdunda kalan bir kadına, etek giyen bir erkeğe indirgenmek istemiyor. Onun bütün bedeni bir siyasal simge; o üniversitede başka bir varoluş mücadelesi veriyor

Bugün sokağa çıktığımda yine her zamanki gibi bütün insanlar bana bakıyordu. Durakta çocuklar bana ‘Abla Allah seni sevdiğine kavuştursun’ deyip gülüştüler. Yanımdan geçen bir çift ‘Tırrrooo’ diye bağırdı. İki üç tane ‘delikanlı’ da arkamdan ‘Abiiiiii abiiiiiii, baksana, sen kız mısın erkek misin?’ dedi. Bunun yanında ‘İyi sabahlar hanfendi’ ya da ‘Aşkım, nasılsın?’ diyen, önümden geçerken bacağıma çimdik atıp gülen ya da yanımda bir kadın arkadaşım varken ona ‘Baksana, bu senden daha güzel’ diyenler de oldu. Hemen hemen herkes bir dürtüşme halindeydi; ‘Baksana, baksana’ deyip birbirlerine beni gösteriyorlardı. Birkaç arkadaşımla karşılaştım, ‘Abi nasılsın yaa?’ dediler. Alışkanlık herhalde… Haa, bu arada durakta beklerken otobüsten fotoğrafımı çekenler oldu. O arada bir adam bir şeyler sordu, diğer bir tanesi de yaklaşıp ‘O seni rahatsız mı ediyor? Gel seni Eminönü’ne götüreyim oradan taksiye biner gideceğin yere gidersin. Bir tost ısmarlarım, hem orda bizim işyeri var’ dedi. Otobüste yanıma oturan teyze ise gözlüklerini indirip bana baktı ‘Eşşşşhhedüennnaa…’ deyip pofurdandı.”

Geçen yılki Onur Yürüyüşü’ne dair yazdığı yazıya böyle başlamıştı Sema. Tarzı bu; ince tespitler, kara mizah… O gün topuklu ayakkabılarını takırdatarak çıktığı sahnede, tam da bunu kullanarak bütün salonu 15 dakika boyunca nasıl kilitleyebildiğini gözlerimle gördüm.
Boğaziçi Üniversitesi Eleştiri ve Kültür Araştırmaları Yüksek Lisans Programı’nın, ilkini 2004’te düzenlediği ‘Queer, Türkiye ve Kimlik’ konferansının ‘transgender’ temalı ikincisi geçen hafta yapıldı. İşte Sema, oradaki konuşmacılardan biriydi. Mevzu ‘Üniversitede trans olmak’… Daha sonra birlikte dışarı çıktığımızda Boğaziçi Üniversitesi’nin arnavutkaldırımı taşları arasına topukları girmesin diye seke seke yürürken, o sırada aslında çok heyecanlı olduğunu itiraf etti. Ama bence sahnede bunu hiç belli etmiyordu.

Bir transseksüelin okul hayatı nasıldır? Erkek yurdundan sabahları etekle çıkmak neye benzer? En kör gözüne hakaretten, en imalı ayrımcılığa sınıf arkadaşları nasıl davranır bir transseksüele? Okuldan içeri nasıl girer, dışarı ne halde çıkar? Konferans programında Sema’nın ‘Üniversitede trans olmak’ başlığını gördüğümde, bütün bedeni siyasal simge haline gelmiş bir insanın okul hayatı canlandı gözümde. Sema çok daha fazlasını anlattı,

Reçete: Mastürbasyon
23 yaşında; ailesinin mavi nüfus kağıdına yazdırdığı isim başka, kendisinin seçtiği isim Sema. Okumak için evden ayrıldığı lise yıllarından beri erkek yurdunda kalıyor. Ta ki geçen sene birkaç arkadaşıyla eve çıkana kadar… İstediği üniversitenin istediği bölümüne girecek kadar çalışkan bir öğrenci olmuş hep. Çocukluğunu şu kelimelerle tarif ediyor: Uslu, kendi halinde, annesinin sözünü dinleyen, büyümüş de küçülmüş, zeki, ahlaklı… O kadar ki, komşuları bir yere giderken kızlarını ona emanet edermiş, başlarına bir iş gelmesin diye…
Bir gün kendi efendiliğinden sıkılıyor, bu ideal evlat modelinin arkasında aslında hiçbir zaman gerçek fikrini söylemeyen ya da yalana sığınan bir insan olduğunu fark ediyor. İçinde başka şeyler oluyor.

16 yaşında ailesine ilk kez cinsel yöneliminden söz ettiğinde ortalık karışıyor tabii ki. O dönem maaile bir psikiyatriste taşınıyorlar sürekli. Bu uzman kişi, kadın fotoğraflarına bakıp mastürbasyon yapmasını önerdiğinden, aile de oğullarının bir şekilde erkekliği öğreneceğine inanıyor. Telkin telkin üzerine… Bir süre bu konuyu hiç konuşmuyorlar.
20 yaşına geldiğinde ailesiyle ikinci bir konuşma yapma ihtiyacı duyuyor. Çünkü Sema erkekliği öğrenmek istemiyor. Bu kez suçlamalar başlıyor. O efendi çocuk artık asi, artık dik kafalı…

Hararetli bir dönemden sonra Sema’nın ailesiyle arası şu ara sakin. Onları görmeye giderken, bir köşede duran erkek kıyafetlerini giyiyor, küpe takmıyor, ruj sürmüyor. Yürüyüşü, oturuşu kalkışı kendi tarifiyle ‘zırıl zırıl kadınken’, o ailesi öyle istediği için görüştüklerinde erkeği oynuyor. Bu o kadar da kötü gelmiyor Sema’ya. “Hepimizin birkaç yüzü var, onlar bir tanesini görmeyi tercih ediyor. Ben de buna saygı duyuyorum. Herkesle mücadele edebilirsin ama aileye karşı her zaman kavgacı olamıyorsun” diyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde hemen herkes onu tanır, bilirken, lezbiyen, gey, biseksüel, travesti ve transseksüellere (LGBTT) dair türlü etkinlikte ön planda yer alırken bu söyleşinin fotoğraflarında yüzünü göstermemesi sadece ailesi yüzünden. Cinsel kimliğinden utandığı için değil, sürdürülebilir bir noktaya oturttuğu ilişkilerini bozmaktan imtina edişinden…

Trans şablonu
“Üniversiteye girdiğimde erkektim. Burada hem kadın hem erkek oldum, kadın oldum” diyen Sema, okulun ilk yılını çok sakin olarak hatırlıyor. Hem üniversiteyi, hem hayatı, hem de kendini keşfettiği bir süreç…

Önceleri sadece çok yakın arkadaşlarının bildiği bir gerçeği, üç yıl önce apaçık yaşamaya başlıyor, “Ben transseksüel bir kadınım” diyor ve böyle yaşamaya başlıyor. Okulun Folklor Kulübü’nde bir dansçı olarak, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde kadınlarla birlikte sahneye çıkabilmenin ona çok iyi geldiğinden söz ediyor. Artık feminist bir transseksüel olarak tanımlıyor kendisini.

Bu arada fotoğraflarda göremediğiniz bir detaydan söz etmek lazım. Onu ayrıştıran bir özellik olduğu için bunu yapmak lazım. Sema, kadınlık onu gerektirir diye çıkan sakallarını illa kesmek zorunda hissetmiyor kendini. Canı çektiğinde kırmızı ruj sürüyor ama ortalıkta üç kat sahne makyajıyla dolaşmıyor. Saçlarını uzatmıyor, hayır fotoğrafta gördüğünüz gibi mor perukla da dolaşmıyor. Ama buna karşılık canı çektiğinde mini bir etek ya da file bir elbise giyebiliyor. Bu durum bazı transseksüel arkadaşlarından da tepki almasına yol açıyor. Onu yeterince makyaj, ağda yapmamakla, ‘yeterince kadın’ olmamakla suçlayan trans arkadaşları var.

Sema’nın bu şekilde transları marjinalleştirdiği kanısındalar. O bunun da bir şablon olduğu görüşünde: “Hepimizin kafasında belli kadınlıklar, erkeklikler var. Bunun yansıması transseksüeller arasında da oluyor, ikili cinsiyet kodları üzerinden yaklaşabiliyorlar. Bu da bir trans şablonu.”

Diğer üniversitelerde durum ne?
Sema, okulda dik bakışlara, laf atmalara, arkasından yükselen alkışlara alışmış. Öğretim kadrosundan kimseden doğrudan negatif bir tavır görmediğini söylüyor. Bunda görece liberal bir üniversitede öğrenci olmasının payı büyük. Bilgi Üniversitesi’nde, İstanbul Üniversitesi’nde çeşitli platformlarda bir araya geldiği başka transseksüel kadın ya da erkek arkadaşlarının olduğunu, yaşam koşullarının, okulların özgün konumlarına göre değiştiğinden bahsediyor. Bazı üniversitelerde transfobi yüzdesi kesinlikle daha yüksek. Kapıdan giriş kimi okullarda zaten herkes için problem.

Birçok üniversitede LGBTT öğrencileri buluşturan bir platform zaman içinde kendiliğinden şekillenmiş. Boğaziçi Üniversitesi’nde Sema’nın da içinde yer aldığı Lubunya, İstanbul Üniversitesi’nde Radar, Bilgi Üniversitesi’nde Gökkuşağı, Sabancı Üniversitesi’nde Cins Kulüp, ODTÜ’de LGBTT Dayanışması, kimi zaman düzenledikleri konferanslar, kimi zaman çıkardıkları fanzinlerle, meramlarını anlatabilmelerine zemin oluşturuyor. En azından yalnızlıkları azalıyor, ayrımcılıkla mücadelelerinde daha güçlü hissediyorlar.

Sema, üniversite bahçesinde selamsız, ‘Naber’siz yürüyemeyenlerden. Seveni çok… Hatta konferanstaki konuşmasında ilk cinsel tecrübesini yaşayan bir kadın arkadaşının birtakım dertlerini ona açmasından söz etti. “Benim bir vajinamın olmadığını unutabiliyor arkadaşlar. Zaten bana bir şeyler sorduklarında. İstersen git kukusu olan birine sor diyorum”.

Kıyafetler arkadaş annelerinden
Yakın çevresini zaten onu anlayanlardan kurmuş, arkadaşlarının bilhassa da arkadaşlarının ailelerinin desteğini anlata anlata bitiremiyor. Ona ilk eteği yılbaşı çekilişinde feminist bir arkadaşı almış. O da ona atkı örmüş zaten. Ondan sonra elbiseler, ayakkabılar, küpeler arkadaşlarının annelerinden Sema’ya akmaya başlamış.

Mizacı gereği ekseriyetle komik hikâyeler anlatıyor hep. Yalnız kaldığımızda, insanları bu hikâyelerle güldürürken içten içe üzülüp üzülmediğini soruyorum. Her biri o kadar trajik ki… Ama yok, güldürmeyi seviyor, bu ona göre anlaşılmanın bir işareti. Ama hayat öyle sit-com tadında da akmıyor. Yurtta kaldığı dönemde oda arkadaşlarıyla yaşadığı sorunlar mesela… Bir gün odasına geldiğinde duvarlardaki bütün posterlerin indirildiğini görüyor. Yurt müdürü odasına çağırıyor ve ‘bu halinin’ oda arkadaşlarını zan altında bıraktığını söylüyor. Mesele Sema değil yani; aman kimse oda arkadaşları hakkında ‘kötü’ düşünmesin… Rektörlüğe yazılan yazılar ve protestolarla oda arkadaşları başka bir yere sevk ediliyor.

Kadınlaştıkça erkekleşmek
Dışarıdaki dünya malumunuz daha acımasız. Çok kez taciz edilmiş, hatta tecavüze yeltenenler olmuş. Sema’nın bir cümlesi çok güzel özetliyor bu süreci: “Kadınlaştıkça erkekleşmek zorunda kalıyorum. Çünkü sürekli kendimi korumak durumundayım.”
Son derece keyfi, transfobik tepkiler de var. Örneğin geçenlerde gittiği bir rock barda, sadece tişörtünün omuzları açık diye biri yanına gelmiş ve “Lütfen üzerinizi başınızı toparlar mısınız? Burası bir rock bar” demiş. Sanki aile çay bahçesi… Zaten ‘eğlence mekânlarında trans olmak’ diye bir başlıkta da konuşabilirmiş. Örneğin bir transseksüel olarak etek giydiğinde gay barlara alınmıyor. Lezbiyen barlardan çevrilmesinin nedeni kadın olmaması. Zaten öyle özelleştirilmiş mekânlardan da hazzetmiyor. Herkesin gittiği yerlerde de en hafifinden ters bakışlar, fısıldaşmalar var. Bu tür tepkileri kafasına çok takmıyor ama özgüven kırıcı buluyor Sema. “İşaret edilen bir beden olmak seni politikleştiriyor” diyor, sadece kendisi gibi olmanın peşinde olduğunu söylüyor.

‘Bana cesur demeyin’
Tamam, ortada bakışlara, sözlü ya da fiziksel her tür tacize rağmen hem sakalıyla hem eteğiyle, ojesiyle gezen biri var. Üstelik operasyon istemiyor; hayali bir ameliyat masasında ‘kadın’ olmak değil. Ama bu varoluş şeklini cesur bulanları anlamıyor Sema. Olmak istediği başka bir hal, başka bir seçeneği yok. Bu yüzden de Sema olmakta bir cesaret göremiyor. “Ben başörtüsü için mücadele eden bir kadından daha cesur değilim. Böyle bir varoluşum var, böyle bir hayat yaşamak istiyorum. Beni cesur bulursanız, yalnızlaştırırsınız, objeleştirirsiniz”. İşte o zaman sadece ‘etek giyen bir erkeğe’ indirgenir Sema.

Peki sonra ne olacak diye soruyorum Sema’ya… Mezun olduktan sonra, bir iş görüşmesine gittiğinde? Her şeye rağmen üniversite hudutlarında sürdürebildiği bu hayat, ‘dışarıda’ ne kadar törpülenmek, eğilmek, bükülmek durumunda kalacak? Her sorduğuma kendinden emin bir ifadeyle anında cevap veren Sema, ilk kez birkaç saniye düşünüyor. “Tabii ki çok zor. Düşünmemeye çalışıyorum, şu anda gerçekten ne yapacağımı bilmiyorum” dedikten sonra bir sessizlik arası daha... “Ama korktuğum anlamı da çıkmasın. Korkmuyorum. Burada da sorunlarım var. Hayatımda sorunlar devam edecek. Ve ben o yeni sorunlara göre politika üreteceğim.”

Teybi kapatıp ‘Artık gitsek’ dediğimizde, Sema topuklu ayakkabılarını çıkarıp düz spor pabuçlarını giyiyor. Yolda aklıma takılan bir şeyi, tuvalette rahatsız edici tepkilerle karşılaşıp karşılaşmadığını soruyorum. “Hangisi boşsa ona giriyorum” diyor gülerek, “Kimse de bir şey diyemiyor”...

Radikal / Pınar Öğünç
30.10.2010


Eklenme Tarihi : 02.11.2010
Haber Editörü : Administrator
  «« GERi
Bu haber 519224 kez okundu.

Haberi
Paylaş
Face
Paylaş facebook
Blog
Paylaş Blogger
Frien
Paylaş Friendfeed
Mysp
Paylaş Myspace
Twit
Paylaş twitter


Not: Bu sayfalarda yer alan yorumlar kişilerin kendi görüşleridir.
Yazılanlardan gabile.com sorumlu tutulamaz.

Habere Yorum Yaz

    Çok gerçekçi(?) bir haber... ayrıca ilk yazdığım yorumun neden yayınlanmadığı da ayrı bir gerçeklik boyutu...
Yazan : senay_dilber     Beğen

    O hor gören kişileri silkelesek kim bilir kendileri ve o toz kondurmadıkları yakınlarından ne iğrençlikler kokuşmuşluklar çıkacak
Yazan : efsunkar     Beğen
Yorum yazmak için login olunuz


Diğer başlıklardan bazıları.
Haber | Nefret Suçları ve Ayrımcılığın Önlenmesi Yasa Teklifi Meclis’te Nefret Suçları ve Ayrımcılığın Önlenmesi Yasa Teklifi Meclis’te
   Yeni yasama yılında kadınları, LGBT bireyleri ve çocukları da ilgilendiren 16 yasa teklifi, Meclis`te görüşülmeyi bekliyor. Muş Milletvekili Sırrı Sakık’ın teklifi, nefret suçlarının ve ayrımcılığın önlenmesi ve cezaların artırılması için TCK`de ve Basın Kanunu`nda değişiklik öngörüyor. Yeni yas...

Haber | Meclis İnsan Hakları Komisyonu Eşcinsellerin Şikayetlerine de Yer Verdi Meclis İnsan Hakları Komisyonu Eşcinsellerin Şikayetlerine de Yer Verdi
   Eşcinsellerin, Romanların, Alevilerin ayrımcılığa uğradıkları şikayetleri Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu raporuna girdi. Ama Komisyon, "ayrımcılık" bölümünde Kürt yerine "Doğu kökenli" tanımı kullandı. Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, Ekim 2009 ila Ekim 2010 dönemini kapsayan, b...

Haber | Facebook, Eşcinsellerin Papa`yı Protesto Ettikleri Sayfayı Sansürledi Facebook, Eşcinsellerin Papa`yı Protesto Ettikleri Sayfayı Sansürledi
   Facebook, Katolik Kilisesinin lideri Papa 16. Benediktus`a karşı eşcinsellerin başlattığı etkinlik sayfasını kaldırdı. Papa`nın 6-7 Kasımda İspanya`ya yapacağı ziyaret polemik konusu olmaya devam ederken, eşcinsellerin Papa`ya karşı başlattığı kampanya sansüre uğradı. Vatikan`ın eşcinseller...

Haber | Teşekkürler Kuşum Aydın Teşekkürler Kuşum Aydın
   Türkiye nin tanınmış sanatcılarında Kuşum Aydın 30 ekim Cumartesi 21:00-23:00 saatlerinde Radyo Gabile`de konuğumuz oldu. Sempatik Konuğumuz Aydın Uğurlar, kullanıcılarımızdan gelen LGBTT hakkında, Sanat hakkında ve özel yaşamı hakkındaki soruları cevapladı. Konuğumuz Kuşum Aydın ile Keyifli...

Haber | EVLATLIKTAN REDDEDİLDİ, CENAZESİ HASTANEDE KALDI EVLATLIKTAN REDDEDİLDİ, CENAZESİ HASTANEDE KALDI
   Bursa`da yüksek tansiyon şikayetiyle geldiği Devlet Hastanesinde beyin kanaması geçirerek 6 gün önce hayatını kaybeden travestinin cenazesi, aile yakınları istemeyince hastanede sahipsiz kaldı. Kendisini reddeden anne ve babası vefat eden; ağabeyleri tarafından da dışlanan 34 yaşındaki Bilal Özden`i...

Haber | Facebook`ta Eşcinsellik Sorun Oldu Facebook`ta Eşcinsellik Sorun Oldu
   Microsoft ve Max Planck Enstitüsü`nün Yaptığı Çalışmanın Sonuçları Tartışma Yarattı. Microsoft`tan Saikat Guha ile Max Planck Enstitüsü`nden Bin Cheng ve Paul Francis`in internet reklamcılığı üzerine yaptığı çalışmalar kapsamında Facebook da incelemeye alındı. Facebook`ta 6 tane sahte hesap a...

Haber | Susam Sokağı`nın Büdü`sü gay Susam Sokağı`nın Büdü`sü gay
   Sevilen çocuk programı Susam Sokağı`ndaki "Büdü" karakteri, eşcinsel olduğunu açıkladı Gay dernekleri şimdi yaptıkları gösteri ve yürüyüşlerde bunu slogan olarak kullanacaklarını açıkladı. medyafaresi`nin haberine göre, Türkiye`de 80`li ve 90`lı yıllarda milyonlarca kişi tarafından izlenen çoc...

Haber | “Biz Nerede Yaşıyoruz, Herkesin Kapısı Bize Açıktı da Biz mi Gitmedik?” “Biz Nerede Yaşıyoruz, Herkesin Kapısı Bize Açıktı da Biz mi Gitmedik?”
   Kaos GL muhabirleri, Eskişehir’de Porsuk kenarındaki işletmeci ve çalışanlarla eşcinseller ve transeksüeller hakkında konuştu. Geçen hafta Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin ev sahipliğinde, mekânsal dışlanmaya ve toplumsal adaletsizliğe karşı mücadele eden tüm kişi, kurum ve örgütlerin katılımıyla ...

Haber | Hillary Clinton`dan eşcinsellere destek videosu Hillary Clinton`dan eşcinsellere destek videosu
   Son aylarda ABD`de en az yedi genç, eşcinsel oldukları için maruz kaldıkları alaycı ve saldırgan davranışların ardından intihar etti. Eşcinsel gençlere mesaj veren Clinton, ``Hayatınızın değerini bilin, yalnız değilsiniz`` diyor. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton video paylaşım sitesi YouTube`...

Haber | Londra Metrosunda Cinayet Londra Metrosunda Cinayet
   Londra metrosunda Piccadilly hattında bir kadın King Cross durağı platformunda duran bir transeksüeli raylara ittirerek ölümüne neden oldu. İngiliz Ulaşım Polisi (BTP) dün akşam saat 18:30 da, yoğun olarak faaliyet gösteren Piccadilly metro hattında, kimliği belirlenemeyen bir kişinin öldüğünü s...


|   İletişim  |   Sözleşme  |   Yardım  |   Site Haritası  |  

Gabile.com bir tanışma, arkadaşlık ve eğlence servisidir.
Bu siteye üye olan herkes Kullanıcı sözleşmesini okumuş ve kabul etmiş sayılır.
Her hakkı saklıdır. Copyright ©1999-2013 GaBiLe


GaBiLe Bir Kodme Hizmetidir.
Veri Merkezi